Hayat, her ne kadar öyle olsun istesek de genelde toz pembe olmaz. Yaşam yolculuğunda ister istemez kötü duraklar da olacaktır. İster verdiğimiz yanlış bir karar, yaptığımız hatalı bir davranış gibi bizden kaynaklansın, ister başka insanların neden olduğu sıkıntılar olsun veya hasbelkader başımıza gelenler olsun bazı olumsuz olaylar yaşarız. Elbette her insan mutlu olmak, huzur dolu bir yaşam sürmek ister. Fakat, yukarıdaki gibi olumsuzluklar, kişiyi huzursuz edebilir veya mutluluğuna gölge düşürebilir. Yaşadığımız sıkıntıların zorluğu kadar, bunlara bakış açımız da önem taşır. Çünkü gerçekte bizi üzen olaylar değil, olayları değerlendirme biçimimizdir. Yaşadığımız kötü olaylar sonucunda karamsarlığa kapılmak, üzülmek, maddi manevi kaybımız her ne ise bu kaybı artırmaktan başka bir işe yaramayacaktır.
Yaşadığımız olumsuz durumları doğru değerlendirebilmek için doğru yerden bakmak gerekir. Her şeyden önce şunu bilmeliyiz ki yaşadığımız her üzüntü, dert, sıkıntı belli bir plan dahilinde gerçekleşmektedir. Zira bu husus Allah tarafından hadid suresinde bildirilmektedir. "Yeryüzünde vuku bulan ve sizin başınıza gelen herhangi bir musibet yoktur ki, biz onu yaratmadan önce, bir kitapta yazılmış olmasın. Şüphesiz bu, Allah'a göre kolaydır. (Allah bunu) elinizden çıkana üzülmeyesiniz ve Allah'ın size verdiği nimetlerle şımarmayasınız diye açıklamaktadır. Çünkü Allah kendini beğenip böbürlenenleri sevmez (Hadid 22-23). Bu gerçeğin farkında olmak, yaşanan her ne olursa olsun kendimizi veya başkasını suçlama yükünden bizi kurtarır. Yaşadığımız her ne ise durumu kabullenmemize yardımcı olur. Başka bir ayette ise yegane Tanrı yüce Allah mealen şöyle buyurmaktadır. "...Ancak, bu hayatın anlamını iyi kavradığınız takdirde, sonsuz ahiret hayatınızı kazanabilirsiniz: Biz sizi yeteneklerinizi açığa çıkarmak ve olgunluk mertebelerinde yücelmenizi sağlamak üzere, bazen hastalık, fakirlik, deprem gibi kötülük saydığınız şeylerle ve bazen de sıhhat, zenginlik, güç, başarı, iyilik gibi iyilik kabul ettiğiniz şeylerle sınayarak imtihan ediyoruz. İşte bu amaçla, bu dünyada kısacık bir hayat yaşayacak, ve yaptıklarınızın karşılığını görmek üzere Bize döneceksiniz..." (Enbiya-35). Ayetten anlaşıldığı üzere iyi olsun kötü olsun yaşadıklarımız, geçici dünya hayatında birer imtihandır. Hastalık, fakirlik gibi kötü durumlarda karamsarlığa kapılmayıp sabırlı bir şekilde elimizden gelenin en iyisini yapmak; sağlık, zenginlik, başarı gibi iyi durumlarda ise bunların Yüce Allah'ın birer lütfu olduğunun bilincinde olarak kibre kapılmamak ve şükretmek gerekir. Bu şekilde hem içinde bulunulan geçici dünya hayatında, hem de uzun vadede kazançlı çıkılmış olur.
Yorumlar
Yorum Gönder